Bu Bir Mesaj...

Şehrin kalabalığı bunaltmıştı oturduğu yerden;
- kaptan müsait yerde inecek var
Dolmuştan inip yürümeye başladı aklında binbir soru vardı, yürüdükçe şehrin sesi
azalıyordu çok geçmeden korna sesleri yerini kuş seslerine bırakmış şaşkınlıkla etrafına baktığında dolmustan çok erken indiğini şuan mezarlıktan geçtiniğini anladı. Yapacak bişey yoktu bu güzergahta saatte bir dolmuş geçerdi, "zaten işim yok bu huzurlu ortamı bulmuşken degerlendireyim " deyip duvar dibindeki banka oturdu. Kuşların sesini dinlemeye başladı, dinledikçe rahatlıyordu sanki sonra uzun bir sessizlik uzaklardan su sesi geliyordu yerinden kalkıp sesin geldiği taraf mezarlığın içine doğru yürüdü, ağacların arasındaki manzarayı gördüğünde gözleri büyümüştü, adeta saklı cenneti bulmuş gibi cocuksu bir gülümsemeyle akarsuyun kenarına koştu çimlere uzandığında dualar ediyordu. İhtiyacı olan şeyde tam buydu, ayakları suyun içinde çimde uzun bir süre uyudu uyandığında anlam veremiyordu; nasıl olurda böyle güzel bir yer ölülere verilirdi? bir an duraksadı yoksa ölmüşmüydü? sonra kendi kendine " saçmalama ölmüş olsam okadar günahla cehennemi boylamış olurdum " deyip ayaga kalkıp evin yolunu tuttu, mezarlıktan çıkarken ağlama sesi duydu yolunu değiştirip sesin geldiği tarafa yöneldi sese bayağı yaklasmis hatta ağaç dibinden ağlayanın yaşlı bir adam olduğunu görebiliyordu biraz daha yaklaşıp izlemeye başladı.
Yaşlı adam üzerinde çiçekler olan bir bayan mezarına uzanmış ağlayarak
-"bende ölmek istiyorum rabbim ayırma bizi benide al onun yanına" diye feryat figan ediyordu.
Adamın içi burkulmus  kalbinde bir acı hissetmişti sonra adamı unutup bütün bunlar ne demek diye düşündü bu yasadıkları neydi ? Sonra birden gözünden süzülmüş bir kaç damlayı silip " bu bir mesaj " dedi kararlı adımlarla adama yaklaşıp belinden silahını çıkarıp adama iki el ateş etti yaşlı adamın kanları süzülürken adamın yüzünde tekrar gülücükler açtı iyi birşey yapmanın mutluluğu ile evinin yolunu tuttu.....