En Büyük Hayalimsin...

Rüzgar birden hızını arttırdı, deniz var gücüyle kayalara çarpıyordu , martılar duymamak için çığlık çığlığaydı fakat olan olmuştu delikanlı umursamaz bir tavırla esip gürlüyor genç kız ufak bedenini
küçülttükçe küçültüyordu delikanlı daha da ileri gitti ve elini kaldırdı artık dünya donmuştu; martılar susmuş, rüzgar durmuş, deniz durulmuş ve ağaçlar olan biteni üzüntüyle izliyorduki deli kanlı birden elini yumruk yapıp kolunu yan tarafına bıraktı ve arkasına bile bakmadan gitti. Kızın artık dermanı kalmamıştı, dizleri titriyordu, etrafına baktı tutunacak yer arıyordu gözleri fakat fazla dayanamadan salıverdi kendini. Artık hayatın hiçbir önemi yoktu, göz yaşları denizi besleyen bir nehir olmuştu, hıçkırıkları mağarada yankı yapan su sesi gibi yankı yapıyordu içinde. Sanki içinden birşey çıkıp gitmişte içi tamamen boşalmış gibiydi derken üzerinde bir gölge berildi birde uzanan el. Hafifçe başını kaldırıp uzanan ele baktı; kirli ve çartlaklarla doluydu, kafasını biraz daha kaldırdı; bu ellerin sahibini görebilmek için fakat adamın arkasında kalan günesten dolayı pek birsey göremiyordu. Saçı sakalı karışmış biri. Bir an geri çekildi bir reflexle...
adam;
- korkma ! Dedi  ( gülümseyerek )
Kız bir an duraksadı, sonra tek ümidi bu ellermiş gibi sıkıca tutundu. Adam kızı kaldırıp en yakındaki banka oturdular. Kız yaşlı gözlerle denizi izlerken, adam martılardan olanı biteni dinliyordu sonra titrek bir sesle;
- gitti ! Oysa en büyük hayalimsin derdi...
Adam tebessümle baktı genç kıza ;
- şu ilerdeki geminin kaptanının en büyük hayali nedir sence ?
- bilmem deniz kızı filan görmektir heralde.
Adam bastı kahkahayı, kızda dayanamayıp gözleri yaşlı bir şekilde gülümsedi. Adam tebessümle;
- limana yani karaya ulaşmak burdaki işi bitince bir sonrakine ulaşmak !...
Kimsenin hayali olmayın diyemem ama o hayale yaklaştırmayın hani hep deriz kaçan kovalanır.
Belkide yanılıyorumdur bilemem. Sonuçta yeni yeni tecrübe kazanan biriyim...