19 km....

Kafam arabanın camına yaslanmış kulağımda bir ahmet kaya türküsünün fon müziği, ne diyor ne anlatıyor bilmiyorum. Gerci şu yaşıma kadarda hiç anlamadım veya türküleri güzel, sesi güzel diyede dinlemedim ne zaman bir ahmet kaya müziği dinlesem; fon müziği beni o 19 km köy yoluna götürür. Bizim arabada kimse konuşmazdı, arabanın teyibinden başka, babamın kuralıydi bu; arabada söförle konuşulmazmış dikkati dağılırmış gerçi bunun böyle olmadığını çok sonra ögrendim. Ne diyordum kafam cama yaslanmış araba çukurlara düştükçe kafam sert şekilde cama çarpa çarpa yola devam ediyoruz gökyüzüne o kadar dalmışımki çarptıkça ağrıyan kafamı hissetmiyorum belkide camın sogukluğundan dolayı uyuştuğu içindir. Gökyüzü bana o kadar yakınki... Birde kocaman bir ay var sürekli bizi takip ediyor sonra kaset değişiyor dikkatim bir anlığına dağılıyor en sevdiğim ayna kaseti yavaş yavaş fon müziği beni tekrar yıldızlara uğurluyor. Aslında ayna yıda anlamıyorum. Aşk nedir ,ayrılık ,sevda nedir bilmem ki çocuk yaştayım ama en çok onu severdim galiba kelebek şarkısından dolayı garip ama hala sözlerini hatırlarım. Ay yine bana gülümsüyor bembeyaz ayı hissetmek istercesine dalıyorum, gözlerimi kırpmadan ve bitmesini hiç istemediğim zamanlara giriyorum sonra bir bakıyorum araç iki kaya arasında geçiyor biz buraya kaplıkaya( kapılı kaya) diyoruz onuda patlattılar... Nese bu kaya benim yolumun sonu demektir sonra bir köprü yol kenarına toplanmış kumlar vee ev... Bu yolculuğun birde kötü anısı vardır ayna ve ahmet kaya kasetlerini istemiştim olumsuz cevaplara rağmen yol boyu inat ettim cani sagolsun babamda; o eve gelmeden önceki köprüden ikisinide atmıştı ırmağa ...

Anılar bitmez biliyor musun bugünlerin de o çocukluğundan farkı yok. Arka fonda yine ahmet kaya ve ayna çalıyor ama bu kez aynayı anlayarak dinliyorum yıldızları gören bir pencerem yok ama olsun, arabadaki gibi herkes sessizde değil oda olsun ben susuyorum sonra resmini açıyorum oda benim ayım;  bembeyaz hissetmek istercesine dalıyorum gözlerimide kırpmadan arda gözlerim acıyor böyle yaşlar geliyor ama bakmaktan değil biliyorum ben . Hem öle 19 km ile de sınırlıda değil istediğim kadar... Kaplıkayayı patlatmasalar iyiydi böyle yolun bi tarafi kayalarla kaplı dağ, yolun diger tarafında minare gibi uzun bir kaya kayanın etrafı iğde ve kavak ağaçları yanında ise kayayı hilal gibi kusatıp akan ırmak...